Denizciler 2014’te yükseliş dönemine girecek. 2013’ün ikinci yarısında denizcilik piyasalarındaki canlanma da büyümenin sinyallerini veriyor. Piyasalardaki yükselişi sağlayacak en büyük etken ise gemi arzındaki düşüş. 2010 yılında başlayan ve 2012’de zirve yapan deniz ticaret filosundaki arz-talep dengesizliği, 2013’te yeniden düşüşe geçmeye başladı.
Filoya giren gemi sayısında neredeyse 2.5 kat azalma oldu. 2012’de 168 milyon DWT’lik yeni gemi piyasaya girerken bu rakam 2013’te ise 70 milyon DWT’ye kadar düştü. Sadece konteyner piyasasında bu oran yüzde 100’e yaklaştı. Hurdaya giden gemi sayıları da önemli oranda arttı. Dünya ticaretinde de artış bekleyen sektör temsilcileri, ‘2013’ün ikinci yarısı sinyalleri verdi, 2014 denizcilikte çok daha iyi bir yıl olacak” diyor.
‘Yükseliş dönemi başlayacak’
Deniz ticaretindeki en büyük sıkıntının gemi arz-talep dengesizliğinden kaynaklandığını belirten Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Denizcilik Meclis Başkanı Erol Yücel, 168 milyon DWT ile filoya en fazla geminin 2012’de giriş yaptığını dile getirdi. Bu sene ise bu rakamın 70 milyon DWT civarında olduğunu ifade eden Yücel, piyasaya giren yeni gemilerin hızla azaldığını, hurdaya giden gemilerin de önemli oranda arttığını belirtti.
Bu iki gelişmenin yanı sıra dünya ticaretinin de hızlandığına dikkat çeken Yücel, tüm bu gelişmelerin denizcilik piyasalarına büyük hareket kattığını söyledi. Sektörün 2008 yılındaki çöküşten sonra 2014’ten itibaren yükselişe geçmesini beklediklerini aktaran Yücel, “2014’ün çok daha iyi bir yıl olmasını bekliyoruz. 2013’ten de bunu görmeye başladık” dedi. Marvel Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Levent Karaçelik, ülke ekonomilerinde ve yük hacimlerinde çok büyük değişimler olmadığı için sektördeki büyümeyi sağlayacak en büyük etkenin gemi arzındaki düşüş olduğunu söyledi. Genel olarak piyasaya giren gemi sayısında 2012 yılına göre azalma olduğuna dikkat çeken Karaçelik, gemi arzındaki en fazla düşüşün ise yüzde 100 oranıyla konteyner piyasasında olduğunu söyledi.
‘Kuru yükte artış devam edecek’
2013’ün ikinci yarısından bu yana hızlı bir yükselişe geçen Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI) de gemi piyasalarında arz-talep dengesizliğindeki düzelmeyi gösteriyor. 2012’den bu yana oldukça düşük seyreden ve 2013’e 698 puanla başlayan BD, eylül ayında 2000 puanı aşarak son yılların rekorunu kırdı. Erol Yücel, farklı segmentlerden kaynaklanan BDI’deki aylık dalgalanmalara rağmen genel olarak kuru yük piyasasında düzenli bir artış olduğunu ve bunun devam etmesini beklediklerini söyledi.
2014 yılından başlayarak denizyoluyla taşınan kömür, çimento ve hububat yüklerinde yaklaşık 5.3 artış beklendiğini ifade eden Levent Karaçelik de “Kuru yükte 2013’te 40 milyon DWT gemi filoya katıldı, 17 milyon DWT gemi de hurdaya gitti. Filo 4.4 büyüdü. Bu rakamın 2014’te 3.9 olması ve 2015’te 2.5 olması bekleniyor. Bu açıdan bakıldığında şayet tekrar bir gemi histerisi yaşanmazsa mevcut tonaj ile yük hacimleri dengelenecek. Önümüzdeki dönemde navlunlar da artışa geçebilir” diye konuştu.
Koster piyasasında öne çıkan riskler tedirgin ediyor
Koster olarak adlandırılan, Akdeniz ve Karadeniz’deki küçük tonajlı gemi piyasasını gösteren İstanbul Navlun Endeksi (İstfix) de yükselişini sürdürüyor. Bu yıl tarihi dipten dönerek, yılın ikinci yarısında 660 puanlara kadar çıkan İstfix, sene sonunda 700 puanlara kadar çıkmayı öngörüyor.Sektör 2014’te bu artışın sürmesini bekliyor ancak, piyasayı tehdit eden risklere de dikkat çekiyor.
İstfix, uzmanı Engin Koçak, piyasayı sert bir kış beklendiğini dile getirerek, “Avrupa ve Kuzey Afrika’da durumlar kesin olarak iyileşme emaresi gösteremiyor bu da bir risk faktörü olarak koster piyasalarının önünde duruyor” dedi.
TOBB Denizcilik Meclis Başkanı Erol Yücel de koster filosunun birtakım risklerle karşı karşıya olduğunu belirterek şu açıklamayı yaptı: “Karadeniz’de en önemli pazar Rusya. Karadeniz’de Rusya’nın üç limanı var. Bunlardan biri olan Soçi Limanı, kış olimpiyatlarından dolayı kapalı. Kalan iki liman dışında bütün hareket, Azov Denizi’nde. Fakat Azov Denizi, senenin birkaç ayı donuyor. 4-5 ay oraya sınırlı sayıda gemi girebiliyor. 20 yaşın üstündeki, buzklasında olmayan gemiler giremiyor. Koster filomuz eski olduğu için o pastadan pay alamıyoruz. Kosterin karşısındaki en büyük risklerden biri de bu.”
Gemi inşacılar 2014’te ihracatta yüzde 20 artış bekliyor
Bu yıl ilk 10 ayda 1 milyar doların üstünde ihracat gerçekleştiren ve sene sonunda bu rakamın 1.2 dolara çıkmasını bekleyen gemi inşa sektörü, 2014 yılında ise ihracatta yaklaşık yüzde 20 büyüme bekliyor. 2014’te başta Avrupa olmak üzere canlanmanın daha net görüleceği bir dış piyasa olacağına dikkat çeken Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) Genel Başkanı Murat Kıran, 2013 yılı sonlarına doğru özellikle büyük tonajlı gemilere yönelik siparişlerde önemli canlanma olduğunu ifade etti.
Bu gelişmenin global ekonomik canlanma beklentisi için öncü sinyal sayılabileceğini vurgulayan Kıran, “2014 yılı itibariyle, özellikle hizmet sınıfı, offshore yat ve mega yat inşası ile bakım onarımda daha da canlı bir dönem olmasını bekliyoruz. Ana sınıf gemilerde canlanmanın ise global tüketimin ve dolayısıyla ticaretin daha da artmasıyla olabileceğini düşünüyoruz. İhracat açısından değerlendirirsek 2013 oldukça iyi bir yıl oldu. 2014 yılında da yıllık yüzde 20 den fazla artışın sağlanabileceğini öngörüyoruz” diye konuştu.
Prof. Dr. Oral Erdoğan: Talepte sorun yok ama…
Piri Reis Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oral Erdoğan, denizcilik sektöründe önümüzdeki döneme yönelik beklentilerini şöyle özetledi: “Global gelir (GDP toplamı) 72 trilyon dolara ulaştı ve kriz öncesi döneme göre aslında büyük ölçüde toparlandı. Benzer şekilde, global ticaret 2009 kriz döneminde 13 trilyon doların altına düştükten sonra 4 yıldır önemli şekilde artarak yıllık 18 trilyon ulaştı. ABD ekonomisi canlanıyor, AB harekete geçti, Çin ve diğer Asya bazen dış bazen yerel piyasaya çalışarak zaten büyümeyi sürdrüyor. 2014 için reel ekonomide aşırı sorun beklemeye gerek yok.
Ancak, finansal piyasalardaki aşırı fiyatlanma sorunu (belki balonlar) reel piyasaları da her zaman olumsuz etkilemeye adaydır. Dolayısıyla, olumsuz şok etkilerin sık sık yaşanabileceği bir sürece girdiğimizi düşünüyorum. Denizcilikte global talep aslında belirli lineer bir trend ile artış gösteriyor. Yani deniz ticaretinde talep tarafında çok büyük sorun yok aslında. Hatta hafif iyimserlik olduğu anlar, denizcilik tarafında daha sorunlu günler bile yaratabiliyor. Zira olay arz tarafı ile daha fazla ilgili. Gemi inşa alanındaki gelişmeler seri, çeşitli, hızlı üretim imkan ve kapasitesindeki muazzam artışı beraberinde getirdi.Öyle ki, en ufak pozitif gelişmede gemi siparişleri hızla geliyor ve teslim süresi de eskisi gibi değil çok daha kısa oluyor.
Mevcut durumda yıllık 18 trilyon dolarlık yükün yüzde 90’ı, 47 trilyon ton-millik taşıması denizde yapılıyor. İşte bu genel arz ve talep dengesinde oluşan navlunlar, gemi kiralama bedelleri ve gemi fiyatları denizcileri memnun etmekten uzak.Yakın gelecekte talepte beklenen lineer artışın olmasına karşılık arz tarafında da ciddi siparişlerin gelebileceğini ve bu arada filonun 10 sene önceye göre daha da gençleştiğini dikkate alırsak fiyatlarda hızlı yukarı hareket beklemek çok rasyonel durmuyor. Aşağı hareket olasılığı ise, bu dibe yakın seviyelerde iken, gerçekten zayıf görünüyor. Her açıdan istisnalar ise mümkün. Bu anlamda genel için bakarsam; 2014 yılında denizcilerimizin Midyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmamaları gerektiğini düşünüyorum.”
Dünya
Haberin Videosu